Mumya

Her farklı dönemde, insanların ilgi, istek ve ihtiyaçları değişiklik gösterdiği için insana hizmet eden her sektör bir yenilik-değişime gidebiliyor. Bunun en büyük örneği tabii ki sinema. Yirmi yıl öncesi ile günümüzün ‘aksiyon’ anlayışında bu yüzden değişiklik görmek mümkün. Eskiden fantastik kahramanlar pek ilgi çekmezken şuan Marvel ve DC Comics stüdyoları sinema sektörünün aksiyon-macera türlerini ele geçirmiş durumda. Universal şirketi bunu farketmiş olacak ki yeni bir projeye gitme ihtiyacı duymuşlar. Dark Universe adı verilen bu proje ile kendi bünyesinde bulunan bazı fantastik hikayeleri tekrar çevirerek yeni bir soluk getirme peşindeler. Bu evrenin ilk filmi olan “The Mummy” oluşturduğu atmosferle bu evren hakkında tüm ipuçlarını bize veriyor gibi gözüküyor.

The Mummy, ‘geçmiş asla tamamiyle geçmişte kalmaz.’ düşüncesiyle hikaye düzeneğini inşa etmiş. Antik Mısır’da, maddi hırsları pahasına ruhunu şeytana satan ve babasını öldürdüğü için canlı canlı mumyalanarak Mısır’dan uzakta cezalandırılan Prenses Ahmanet’in mezarını şans eseri bulan Nick Mortan’ı (Tom Cruise) ve kendisine musallat olan laneti konu alan bir hikaye var karşımızda. Tabii akıllara 1999 yapımı The Mummy serisi geliyor. Ama yeni Mumya ne yazık ki eskisi kadar başarılı olmamış. Ne hikayesine sizi inandırabiliyor ne de içine çekebilen bir yapısı var. Hikayenin derinliği detaylı bir şekilde yazılmadığı için bu Dark Universe’ün ne kadar karanlık bir evren olduğu konusunda şüpheler duyuyor insan.

The Mummy’nin en büyük eksiklerinden bir tanesi sanırım kısa olan zamanı. Evrenin ilk ayağı olan bir filmin hiçbir şekilde detaycı bir anlatıma sahip olmaması, bahsi geçen evren için ilgi uyandırmaktan ziyade tek seferlik bir film etkisi yaratıyor. Hikaye ve karakterlerden detaylı bir şekilde bahsedilmemesinden kaynaklanan sorunlar da bu yüzden ortaya çıkmakta. Filmin iki ana karakterinin de kimyasının uyuşmamasıyla keyifli bir seyirlik olmaktan uzak hale geliyor. Tom Cruise aksiyon filmlerinde genel olarak yerinde performanslar sergilediğinden, canlandırdığı bu karakteri de yadırgamadım fakat karakterinin derinliği olmayınca Tom Cruise ismi Nick Mortan karakterinin önüne geçmiş. Bu bahsettiğim diğer karakterler için de geçerli. Bu evren için önemli bir konumda olan Dr.Jekyll da Russell Crowe gibi büyük bir isim tarafından canlandırılmış olmasının altında ezilmiş.

Keyifli olan birkaç sahnesi dışında yeni bir evren için sönük bir ilk film olmuş The Mummy. Film, bittikten sonra bu evrene karşı herhangi bir merak uyandırmaktan uzak. Evrenin akibeti ikinci filmle belli olur diyelim.

Diğer Yazılar: Metin Kaçar
Ay Işığı
MFÖ’nün Bodrum Bodrum şarkısında Mazhar ustanın söylediği gibi, “Nasıl anlatsam, nerden başlasam?”...
Devamını Okuyun
Yorum bırakın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir