İstanbul Film Festivali’nin Açılış Filmi Midnight Special

İstanbul Kültür Sanat Vakfı (İKSV) tarafından on ikinci kez AKBANK sponsorluğunda düzenlenen 35. İstanbul Film Festivali’ne geri sayım başladı. 7-17 Nisan tarihleri arasında gerçekleştirilecek festivalin yıldızları, bu yıl da Akbank Galaları’nda buluşacak.

İstanbul Film Festivali’nin en sevilen bölümlerinden Akbank Galaları’nda, yıldızları usta yönetmenlerle buluşturan ve sezonun merakla beklenen 10 filmin Türkiye’deki ilk gösterimleri gerçekleştirilecek. Akbank Galaları’nda bu yıl, Berlin Film Festivali’ni de açan Coen Kardeşler’in Yüce Sezar!’ından, ülkesinde tüm gişe rekorlarını kıran Arjantinli yönetmen ve aynı zamanda Uluslararası Altın Lale Yarışması Jüri Başkanı Pablo Trapero’nun Çete’sinden Fransız sinemasının ustalarından Claude Lelouch’un Bir Kadın Bir Erkekine kadar birbirinden ilginç, ödüllü, dikkat çekici yapım yer alıyor. Akbank Galaları’nın önce çıkan filmlerinden Jeff Nichols’ın Midnight Special adlı filmi ise festivalin aynı zamanda açılışını da yapacak.

FESTİVALİN AÇILIŞ FİLMİ: Midnight Special –Jeff Nichols

Bol ödüllü Take Shelter / Sığınak ile tanıdığımız Jeff Nichols’ın Berlin’de Altın Ayı için yarışan yeni filmi Midnight Special 80’li yılların fantastik filmlerine bir saygı duruşu adeta. Film, oğlunu dini bir tarikata kaptıran bir baba ile özel güçlere sahip olduğu için sadece tarikatın değil devletin de peşine düştüğü oğlunun nefes kesen kaçışlarının hikâyesini anlatıyor. Michael Shannon, Joel Edgerton, Adam Driver ve Kirsten Dunst’ın başrollerini paylaştığı, baştan sona nefes nefese izlenen bu fantastik gerilimle Nichols, Spielberg, Carpenter ve Shyamalan gibi yönetmenlere göndermeler yaparken kendi tarzını korumayı da başarıyor. 18 Mart tarihinde Amerika’da gösterime girecek film sadece 20 gün sonra İstanbul Film Festivali kapsamında izleyicilerle buluşacak.

Hail, Caesar! / Yüce Sezar! – Ethan & Joel Coen

Hollywood’un 1950’lerdeki “altın çağı”nı konu eden Hail, Caesar! / Yüce Sezar!, özellikle yıldız oyunculardan oluşan kadrosuyla dikkat çekiyor. Filmde başroldeki Josh Brolin’e Ralph Fiennes, Tilda Swinton, Frances McDormand, George Clooney, Scarlett Johansson, Jonah Hill ve Channing Tatum eşlik ediyor. Hollywood’un yıldız sistemini ayarsızca alaya alan film Şubat ayında gerçekleştirilen Berlin Film Festivali’nin açılışını yapmıştı.

Brooklyn – John Crowley

Başrolünde En İyi Kadın Oyuncu Oscar’ına aday olan, Hanna, Byzantium, The Grand Budapest Hotel ve Lost River filmlerinden de tanıdığımız Saoirse Ronan’ın olduğu filmin yönetmen koltuğunda John Crowley yer alıyor. Filmin senaryosu ise kitapları yok satan, About a Boy ve High Fidelity gibi daha birçok başarılı filme kitapları uyarlanmış Nick Hornby’ye ait. Filmin uyarlandığı, Colm Tóibin’in aynı adlı romanı, The Observer tarafından, bugüne kadar yazılmış en iyi on tarihsel roman arasında gösteriliyor. Sundance’te yaptığı prömiyerin, Toronto ve New York’taki gösterimlerinin ardından yılın en çok ses getiren filmlerinden biri olan ve üç dalda Oscar adaylığına sahip Brooklyn, 1950’lerde dünyanın cazibe merkezi New York’a gelen, iki ülke ve iki aşk arasında kalan, İrlanda göçmeni genç bir kadının hikâyesini anlatıyor.

Truman – Cesc Gay

Cesc Gay’in ilk gösterimini Toronto Film Festivali’nde yapan ve İspanya Film Ödülleri’nde senaryo ve oyuncu ödülleri kazanan son filmi, hem izleyeni eğlendirecek hem de duyguları can evinden vurabilecek bir film özelliği taşıyor. Yılın en dokunaklı filmlerinden biri olan Truman’da, öğretmenlik yapan Tomas, aktör arkadaşı Julian’ın yanına seyahat eder. İki eski dosta Julian’ın sadık köpeği Truman da katılır. Filmin başrollerini 2014 Filmekimini’nin en çok izlenen filmlerinden Asabiyim Ben’de oynayan Arjantin’in en ünlü erkek oyuncusu Ricardo Darin ile Almodovar’ın yeni gözdesi Javier Cámara paylaşıyor.

The Lady in the Van / Zoraki Komşu – Nicholas Hytner

Daha önce Alan Bennett’in iki tiyatro oyununu sinemaya uyarlayan Nicholas Hytner, İngiliz oyun yazarıyla üçüncü kez bir araya geliyor. The Lady in the Van / Zoraki Komşu, Bennett’in hayatında çok önemli yer tutan gerçek bir dostluğu sinemaya taşıyan, otobiyografik bir metin. Yazar, kendini bir karakter olarak baştan yaratıyor ve 70’lerde tanıştığı, küçük bir karavanda yaşayan yaşlı bir kadınla kurduğu dostluğu kaleme alıyor. Filmdeki rolüyle Altın Küre adaylığı olan İngiltere’nin en usta oyuncularından Maggie Smith ile Bennett’i canlandıran Alex Jennings müthiş bir kimya tutturuyorlar.

Un + Une / One Plus One / Bir Kadın Bir Erkek – Claude Lelouch

Fransız sinemasının ustalarından Claude Lelouch, Un+Un / Bir Kadın Bir Erkek filminde bir kez daha kadın-erkek ilişkileri üzerine bir hikâyeyle karşımızda. Oscar ödüllü Jean Dujardin’in canlandırdığı Antoine Abeilard, dünyaca ünlü bir film müziği bestecisidir. Hayatta her şeyi hafife alan bu adam, Fransız büyükelçisinin karısı Anna ile mecburi bir yolculuğa çıkar. İkili hem fiziksel hem de ruhsal şifa aramaktadır ve bu yolculuk boyunca birbirlerine âşık olurlar. Filmde ayrıca César ödüllü Elsa Zylberstein ve Christophe Lambert de rol alıyor. Romantik izleyicileri baştan çıkaracak, parlak renklerle bezeli bu egzotik aşk filminin müzikleri Francis Lai’ye ait.

Maggie’s Plan / Kördüğüm – Rebecca Miller

Rebecca Miller’ın senaryosunu ve yönetmenliğini üstlendiği Maggie’s Plan / Kördüğüm, samimi ve mütevazı bir komedi. Hem yakışıklı hem zeki ama asla âşık olmayacağı bir erkeğin spermleriyle çocuk sahibi olmaya düşünen Maggie’nin kusursuz planı sürekli farklı istikametlere sapmak zorunda kalır. Her şeyi kontrol altında tutmaya çalışanlar ve tesadüfleri seven “hayat” arasındaki çekişme hakkındaki bu filmde Greta Gerwig, Julianne Moore ve Ethan Hawke performansıyla parlıyor.

The Meddler / Karışma Anne! – Lorena Scafaria

Daha önce Coherence / Paralel Evren filminde oyuncu olarak izlediğimiz Lorene Scafaria bu kez ikinci yönetmenlik deneyimi olan ve senaryosunu de kendisinin kaleme aldığı The Meddler / Karışma Anne! ile karşımıza çıkıyor. Çatışmalı bir anne-kız ilişkisini konu alan film Susan Sarandon’ın performansıyla yükselen bir komedi.

El Clan / The Clan / Çete – Pablo Trapero

Dünya prömiyerini Venedik Film Festivali’nde yapan ve yönetmeni Pablo Trapero’ya Gümüş Aslan En İyi Yönetmen Ödülü’nü getiren bol ödüllü The Clan / Çete, Akbank Galaları bölümünde. Arjantin’in Oscar adayı olan ve ülkesinde gelmiş geçmiş en iyi gişeyi yapan Çete İspanya sinema akademisinin verdiği Goya Ödülleri’nde de İspanyolca En İyi Yabancı Film Ödülünü kazandı ve filmden esinlenen bir TV dizisi de çekilmeye başlandı. Arjantin tarihinin kara sayfalarından birini konu edinen film, cunta iktidarında Arjantin istihbarat servisi için çalışan acımasız Arquimedes Puccio ve ailesinin 1980’lerde de vahşi eylemlerine devam etmesini işliyor. Dinamik kurgusu ve dönemin rock şarkılarıyla bezeli müzikleri sayesinde nefes nefese izleniyor. Altın Lale Uluslararası Yarışma Jürisi’nin başkanlığını da üstlenecek Trapero ve oyuncu eşi Martina Gusman da festivalin konuğu olarak İstanbul’da olacaklar.

High-rise / Gökdelen – Ben Wheatley

İngiliz sinemasının harika çocuğu Ben Wheatley’nin yeni filmi High-Rise / Gökdelen, kült bilimkurgu yazarı J.G. Ballard’ın aynı adlı romanının uyarlaması. Başrollerinde Tom Hiddleston, Jeremy Irons ve Sienna Miller’ın bulunduğu, çevresinden soyutlanmış dev bir gökdelende lüks bir yaşam süren genç bir doktor hakkındaki film, geçtiği 70’lerin distopya havasını yansıtan bir bilimkurgu. Film, yapım tasarımı, oyunculuklar, Wheatley’nin kontrollü yönetmenliği ve Ballard’ın uyarlanması zor dünyasını yansıtma başarısıyla övgü topladı.

İKSV tarafından Akbank’ın desteğiyle 7-17 Nisan tarihleri arasında gerçekleştirilecek 35. İstanbul Film Festivali’nin programının tamamına, 14 Mart Pazartesi gününden itibaren film.iksv.org adresinden ulaşılabilir.

Yorum bırakın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir