Sinemanın içinden biri olarak o kadar çok film izledim ki, ilk izlediğim film hangisi hatırlayamıyorum ama beni etkileyen çok film olduğunu söyleyebilirim. Çocukluğumda en çok etkilendiğim film sanırım E.T idi. Her nedense o filmi izlerken çok gözyaşı dökerdim, yine izlesem yine dökeceğime şüphem yok. Hüzünlenip ağlamayı bir kenara bırakırsak, Evde Tek Başına filmi ile kara bulutları dağıtıp bol bol kahkaha atardım. Her bir filmi izlerken farklı duygular içerisine giriyorum. Bazen şen şakrak oluyorum, bazen de düşünceli… Kısacası filmin akışına göre o ruh haline bürünüyorum. İnsanın ilkleri hayatta önemlidir ve çoğu zaman o ilkler sayesinde güzel anılar elde ederiz. Filmler de böyledir. İlk kez izlediğiniz film hayatınızda önemli bir yere sahipse, o sizin bir parçanız haline gelir ve devamını getirmek istersiniz. Yani bir kez tadına vardınız mı, isteseniz de bırakamazsınız. Filmler uyuşturucu gibidir. Benim için ilk ya da son izlediğim filmin çok büyük bir önemi yok. Aslolan o izlediklerimizin bize ne kattığı…
Bu yazı Sinema Terspektif Dergisi editörü Arzu Çevikalp tarafından özel olarak yazılmıştır.