Pandemi gölgesinde ödül sezonu dolu dizgin devam ediyor. Oscar ödüllerinin Nisan ayına sarkması nedeniyle, eleştirmen birlikleri ve sektör ödülleri de kademeli bir şekilde rötar yaptı. Gelinen aşamada eleştirmen birliklerinin çok büyük bir kısmı bir şekilde adaylıklarını veya ödüllerini açıklamış oldu. Bunun yanında meslek birlikleri de yavaştan kollarını sıvadı. Geçtiğimiz hafta önce Altın Küre, devamına SAG (Oyuncular Birliği) adaylarını duyurdu. Bunun yanında BAFTA (Britanya Film Akademisi) ve Oscar Akademisi (9 dalda) kısaltılmış listelerini açıkladı. Artık 2021 yılı ödül sezonu hakkında çokça bilgi sahibi olduğumuzu söyleyebiliriz. Böylece rahatlıkla 2021 Oscar adayları için destekli, verilere dayalı tahminler yapabiliriz. Bu yazı, 15 maddede ödül sezonu, özelinde 2021’in muhtemel Oscar adayları hakkında olacak. Yazının sonunda ise, 20 kategoriden (kısa film-animasyon-belgesel hariç) oluşan aday tahminlerime yer vereceğim. Başlayalım…
1) Sıkı bir ödül sezonu takipçisi olan kişiler, eleştirmen birlikleri ödüllerinde Nomadland’in ödüllere ambargo koyduğunu bilir. Film, Venedik’ten aldığı Altın Aslan ve Toronto’dan aldığı “izleyici ödülü” ile ödül sezonuna çok hızlı bir giriş yapmıştı. Bundan sonra da zaten bir türlü hızını alamadı. Eleştirmen birliklerinin büyük bir çoğunluğuna göre bu yılın en iyisi Nomadland olsa da çatlak sesler çıkmadı değil. Kimileri Minari’yi bağrına bastı, kimileri Promising Young Woman’dan yana oyunu kullandı. Arada bir Ma Rainey’s Black Bottom, The Trial of the Chicago 7 ve hatta First Cow diyen de çıktı. Ama netice itibariyle çok büyük bir kitle Nomadland’a sarıldı. Film dalında kafa karıştıran çatlak sesler çıksa da yönetmenlik için tüm eleştirmen birlikleri hep bir ağızdan Chloe Zhao dedi. Şunu çok rahatlıkla söyleyebiliriz ki, Oscarlar’da Nomadland’e çok ciddi rakipler var ama Chloe Zhao’nun en iyi yönetmen ödülü artık kesin.
2) Nomadland’ın en büyük rakibi kim mi? Elbette cevabımız The Trial of the Chicago 7. Netflix’in Mank ile birlikte en büyük kozu olan filmin; hazmı kolay ana akım bir seyirlik olması, tarihi gerçekleri kolaylıkla manipüle ederek herkese tatlı ve modern gözükmesi, dönem filmi olması, Amerika’nın popüler ve kanayan bir yarasına parmak basması, Oscar’a oynayan tüm formülleri barındırıyor olması, herkesçe tanınan Aaron Sorkin faktörü, sayısız ünlü oyuncuyu barındırması vs. özellikleri filmi Nomadland’e karşı güçlü bir rakip yapıyor. Film, eleştirmen birliklerinden gereken desteği almakla kalmayıp Altın Küre ve SAG’den de güçlü bir destek aldı. Karar vericiler, son kazanan Parasite’ten sonra yine kabuklarına çekilip her yönden ağır Amerika kokan bir filme yönelebilirler. The Trial of the Chicago 7’ye Altın Küre veya SAG’dan gelecek olası bir ödül desteği tüm hesap kitapları değiştirebilir. Zaten gelinen aşamada filmin tüm gelecek hesapları bu iki kuruma bağlı dersek hiç de abartmış olmayız.
3) Mank’in bu yılın Roma’sı olacağına yönelik kehanetimiz pek tutmadı. Daha doğrusu tutmayacak gibi duruyor. Gerçi Eleştirmen birlikleri ve SAG filme pek yüz vermese de, Critics’ Choice ve Altın Küre filmin arkasında durdu. 1930’lar Hollywood’unu otopsi masasına yatıran Fincher, bu politik taşlaması ile eleştirmenlerin gönlünü fethetmeyi başaramasa da sektörün filmi sevdiği aşikar. Muhtemelen Oscar adayları açıklandığında çift haneli adaylık sayısı elde edebilen tek film olacak; teknik meziyetlerinin de yardımıyla. Bana kalırsa Fincher’ın bu son harikasının asıl rakibi Nomadland değil, The Trial of the Chicago 7 gibi görünüyor. Yani Mank’in önce Netflix’e öncü olması gerektiğini kanıtlaması gerekiyor. Oscar karnesi olarak, 10’dan fazla adaylık ve 2-3 Oscar ödülü ile evine dönecek gibi görünüyor okyanusun bu yakasından.
4) Beklenmedik bir eleştirmen desteğinin ardından Altın Küre’den gelen tam destek Promising Young Woman’ı arşa çıkardı. Bu engellenemez yükseliş başrol oyuncusu canımız Carey Mulligan’a Oscar bile aldırabilir. Frances McDormand ile Viola Davis arasında geçmesi beklenen yarışa taze ve sempatik bir rakip eklenmiş oldu. Kolay hazmı, sürükleyici ve gerilimli atmosferi, feminizm dalgası, yine bir kadın anlatımı olması ve kanayan bir yaraya parmak basması filmi eskitmiyor. Me Too hareketinin kanlı canlı örneği olan bu etkileyici filmin, arkasına daha ne kadar rüzgar alacağını net kestirmek güç olsa da böyle canlı kalmaya devam ederse Oscarlar’da kadın oyuncu ve özgün senaryo kategorilerinde mutlu sona ulaşma potansiyelinin bir hayli yüksek olduğunu söyleyebiliriz.
5) Her ne kadar bir Amerikan yapımı olsa da bir uzakdoğu anlatısı olan Minari, son günlerde epey bir şahlandı. Altın Küre’nin garip kuralına takılıp yabancı film dalına itelense de SAG filme tam destek verdi. Film, Critics’ Choice’tan da istediğini aldı. Ben bu minik bağımsızı, yapısal olarak The Florida Project ve The Farewell gibi görüyorum. Bildiğiniz üzere bu iki film de eleştirmen birliklerinden güçlü destek alsa da meslek birlikleri filmlere pek bayılamadı ve sonuç olarak Oscarlar’da varlık gösteremediler. Ancak gel gör ki Minari, verilen desteğin boyutu anlamında anılan türdaşlarından bir adım önde. Uzakdoğulu bir ailenin Amerika’ya uyum sağlama sürecini epey trajik, bazen de mizahi bir şekilde ele alıyor. Güçlü bir anlatı ve atmosfer söz konusu. Öyle ki bu atmosfer, gösteriş ve dev prodüksiyon pornosu meraklısı sektörü de etkilemişe benziyor. Ben filmin Akademi tarafından da kucaklanacağı inancındayım.
6) HFPA’nın sezonun ön plana çıkan siyahi anlatıları Ma Rainey’s Black Bottom ve One Night in Miami’yi film kategorisine almayıp Da 5 Bloods’ı tamamen görmezden gelmesine ne demeli? Çok şaşırdım. Bu üç filmden mutlaka biri ilk 5’e kalır diyordum, ki tahminlerim de bu doğrultudaydı. Ama olmadı. Eleştirmenlerin dilinden düşmeyen Spike Lee filmine Altın Küre’leri dağıtan HFPA resmen burun kıvırdı. Gerçi bu üç filmi de sevmedim, bu nedenle burada desteklenmemesi de beni üzmedi. Ancak gel gör ki bu üç film de SAG’ın beşlisine girmeyi başardı. SAG deyip geçmeyelim. Neticede Akademi içerisindeki en kalabalık gruptan bahsediyoruz. Adaylık anlamında değil de ödül anlamında kimi zaman Oscar’ı alan filmi bile belirleyebiliyorlar. Bunun son örneği geçen sene Parasite olmuştu.
7) SAG beşlisi şu şekildeydi: Da 5 Bloods, Ma Rainey’s Black Bottom, Minari, One Night in Miami, The Trial of the Chicago 7. Bu 5 filmin tamamının Oscar’da en iyi film kategorisinde aday olacağından şüpheliyim açıkçası. Zaten son 10 yıla baktığımızda sadece 2 kere SAG adaylarının tamamı Oscar’a aday oldu. Bana kalırsa Da 5 Bloods en zayıf halka.
8) Altın Küre’de 3 kadın yönetmenin aday olması çok sevindirici bir gelişme. Tarihi boyunca toplam 6 kere bu dalda kadınlara yer veren HFPA’nın sadece bu yıl 3 kadını birden aday göstermesi devrim niteliğinde bir karar. Hele hele Emerald Fennell’ın ismi kulislerde hiç geçmiyorken (eleştirmen birlikleri hariç), kendisinin aniden HFPA tarafından yüceltilmesi harika oldu. Gelinen aşamada Fennel’in filmi Promising Young Woman’ın First Reformed’ın pozisyonuna düşmeyip sektörün de onayını alması çok güzel bir gelişme oldu. Artık gönül rahatlığıyla olağan üçlü Zhao-Fincher-Sorkin’den sonra Emerald Fennell ismini yönetmen beşlisinde 4. sıraya koyabiliyorum. Ancak beşinci isim konusunda Regina King’den tam emin olamıyorum. Lee Isaac Chung aklımı çeliyor. Usta yönetmenler Spike Lee ve Paul Greengrass, küf tutan filmleri ile umarım burayı işgal etmezler.
9) Netflix yapımı filmler, Altın Küre’de film kategorilerinde tam 22 adaylık almayı başardı. En yakın takipçisi Amazon’un aday sayısı 7. Netflix’in dizi kategorisinde ise adaylık sayısı 20. En yakın takipçisi HBO ise sadece 7 adaylık çıkarabilmiş. Bu çok büyük bir uçurum. Netflix’in ödül sezonunda nasıl baskın çıktığını gösteriyor. Oscarlar’da adaylık sayısının en az 30 olacağını, hatta 40’a yakın adaylık çıkaracağını söylersek absürt olmaz.
10) Riz Ahmed artık erkek oyuncu kategorisi için şüphe götürmez bir şekilde aday olacaktır. Hatta Chadwick Boseman gerçeği olmasaydı ödülü bile alabilirdi. Benim merak ettiğim, Riz Ahmed ile beraber Sound of Metal’in ses, özgün senaryo, yardımcı erkek ve nihayetinde film kategorisine aday olup olmayacağı. Paul Raci her ne kadar eleştirmen sevgilisi bir performans sergilese de SAG ve Altın Küre’yi boş geçti. Ancak filmin AFI listesine girmesi, WGA’nın (Senaristler Birliği) özgün senaryosuna aday olunabilmesi ve filmin ses kategorisine girmesine neredeyse kesin gözle bakılması, bu saydığım kategorilerde patlama yapma ihtimalinin çok kuvvetli olduğunu gösteriyor.
11) Yardımcı kadın oyuncu kategorisi yılın en belirsiz kategorisi denebilir. Her ne kadar adaylık alacak isimler konusunda büyük belirsizlikler olmasa da net bir favorinin bulunmadığı bir gerçek. Maria Bakalova’nın performansını Akademi kaldırabilir mi emin değilim. Kendisi SAG, Altın Küre, Critics’ Choice dahil her yerde aday oldu. Ama bana biraz Ethan Hawke (First Reformed) senaryosunu hatırlatıyor. Ellen Burstyn ile 5.’lik için ciddi bir çekişme yaşıyor. Altın Küre’den gelecek olası bir ödül, adaylık şansını ciddi oranda artıracaktır. Bu arada Helena Zengel ne yapıyor? Biri bana bu başarının sırrını anlatsın.
12) WGA adaylarına değinmek istiyorum. Bu meslek örgütünün her yıl bir takım filmleri devre dışı bırakarak aday etmediğini biliyorduk. Gerekçeleri şu: filmin senaristlerinin sendika üyesi olmamaları. Neyse, bu yıl veto yiyen filmler arasında Oscarlar’da ciddi şansı olan filmlerin sayısı fazla. Mank, Minari, Soul vs. özgün senaryoda, Nomadland, The Father vs. ise uyarlama senaryoda veto yediler. Demem o ki, bu filmlerin yokluğundan yararlanıp aday olan diğer filmlere çok da anlam yüklemeye gerek yok.
13) Judas and the Black Messiah’ı nihayet izleyebildik ve bu filmin Oscar için gerekli olan ritme sahip olduğunu düşünmüyorum. Ateşli bir taraftar kitlesi edinecek sertlikte değil. Biraz yumuşak kalmış. Yarışta siyahi anlatıya sahip filmlerin sayısı çok olmasaydı şansı çok daha yüksek olabilirdi. Muhtemelen Daniel Kaluuya ile beraber 1-2 adaylık daha alıp seneyi bu şekilde kapatır.
14) Tenet’in sinematografi dahil birçok teknik dalda adının geçmesi üzüyor. Get lost TENET.
15) 9 kategoride kısaltılmış listeler açıklandı. Tabii ki gözümüz direkt uluslararası film kategorisine gidiyor. Pandemi nedeniyle uluslararası filmler fazla görücüye çıkamadığı gibi çıkanlar da kendilerini tanıtamadılar. Bu kısa listede bunun tek istisnası Another Round diyebiliriz. Birçok yerden ödüller alan film, Avrupa Film Festivaline de damga vurmuştu. Peki uluslararası film kategorisinde Another Round dışında hangi filmler adaylık alabilecek? Biraz filmlerin değindiği temalar, biraz pr çalışmaları, biraz lobi faaliyetleri derken elimizde tahmin yapacak kadar veri var. Another Round’un başını çekeceği kategoriyi dolduracak şanslı filmleri çok merak ediyorum. Bosna Hersek’in aday adayı Que Vadis, Aida? Bizi 1995 Bosna katliamına götürüyor. Gerek Toronto gerekse Venedik’te gösterildiğinde çokça övülmüştü. Fransa adına yarışan Two of Us da gerek konusuyla gerekse de bu daldaki Fransa hakimiyeti ve lobi çalışmaları ile iş yapar düşüncesindeyim. Film Altın Küre adaylığı da almıştı. Diğer bir Altın Küre adayı La Llorona ise son derece politik bir taşlama. Soykırım, faşizm, diktatörlük gibi konuları bir dakika olsa dilinden düşürmeyen film, Guatemala’nın yüzünü güldürebilir. Herkesin ön plana çıkardığı Fildişi aday adayı Night of the King’i henüz görmedim ama inanılmaz bir pr çalışması var. Geçen yıl Honeyland doğal ve sadeliği ile hem belgesel hem de uluslararası film dallarında adaylık alarak büyük bir başarı kazanmıştı. Bu yıl da Romanya adına yarışan Collective belgeseli bunu başarabilir. Film çokça övülüyor ve dilden dile dolaşıyor. Tayvan’ın aşırı melodram yapımı A Sun’ı pek sevmesem de ana akım izleyici için önemli bir alternatif. Filmin tek handikapı uzun süresi. Meksika adına yarışan I’m No Longer Here ve Rusya temsilcisi Dear Comrades! de tanıdık sularda yüzüyor. Tabii Çekya aday adayı Charlatan’ın Agnieska Holland ve İran aday adayı Sun Children’in Majid Majidi elinden çıktığını hatırlamakta fayda var. İki yönetmen de dünya çapında ve daha önce bu kategoride ağırlandılar.
20 kategoriden oluşan Oscar tahminlerim:
FİLM
1. Nomadland
2. The Trial of the Chicago 7
3. Mank
4. Promising Young Woman
5. One Night in Miami
6. Minari
7. Ma Rainey’s Black Bottom
8. The Father
9. Sound of Metal
10. News of the World
YÖNETMEN
1. Chloé Zhao
2. David Fincher
3. Aaron Sorkin
4. Emerald Fennell
5. Regina King
ERKEK OYUNCU
1. Chadwick Boseman
2. Riz Ahmed
3. Anthony Hopkins
4. Gary Oldman
5. Steven Yeun
KADIN OYUNCU
1. Carey Mulligan
2. Viola Davis
3. Frances McDormand
4. Vanessa Kirby
5. Andra Day
YARDIMCI ERKEK OYUNCU
1. Daniel Kaluuya
2. Sacha Baron Cohen
3. Leslie Odom Jr.
4. Chadwick Boseman
5. Paul Raci
YARDIMCI KADIN OYUNCU
1. Glenn Close
2. Olivia Colman
3. Amanda Seyfried
4. Youn Yuh-jung
5. Maria Bakalova
ÖZGÜN SENARYO
1. The Trial of the Chicago 7
2. Promising Young Woman
3. Mank
4. Minari
5. Sound of Metal
UYARLAMA SENARYO
1. Nomadland
2. One Night in Miami
3. The Father
4. Ma Rainey’s Black Bottom
5. First Cow
KURGU
1. The Trial of the Chicago 7
2. Nomadland
3. Mank
4. The Father
5. Promising Young Woman
GÖRÜNTÜ YÖNETİMİ
1. Nomadland
2. Mank
3. News of the World
4. Tenet
5. First Cow
PRODÜKSİYON TASARIMI
1. Mank
2. Ma Rainey’s Black Bottom
3. News of the World
4. The Personal History of David Copperfield
5. Tenet
KOSTÜM TASARIMI
1. Emma
2. Ma Rainey’s Black Bottom
3. Mank
4. Mulan
5. The Personal History of David Copperfield
SAÇ & MAKYAJ
1. Ma Rainey’s Black Bottom
2. Hillbilly Elegy
3. Mank
4. Birds of Prey
5. Pinocchio
ÖZGÜN MÜZİK
1. Soul
2. Mank
3. The Midnight Sky
4. Minari
5. News of the World
ÖZGÜN ŞARKI
1. Speak Now – One Night in Miami
2. Io sì (Seen) – The Life Ahead
3. Fight for You – Judas and the Black Messiah
4. Husavik (My Home Town) – Eurovision Song Contest: The Story of Fire Saga
5. Turntables – All In: The Fight for Democracy
SES
1. Sound of Metal
2. Tenet
3. Mank
4. The Midnight Sky
5. Soul
GÖRSEL EFEKT
1. Tenet
2. The Midnight Sky
3. Mulan
4. Mank
5. Birds of Prey
ULUSLARARASI FİLM
1. Another Round
2. Two of Us
3. Quo Vadis, Aida?
4. La Llorona
5. Collective
ANİMASYON
1. Soul
2. Wolfwalkers
3. On the Moon
4. Onward
5. The Croods: A New Age
BELGESEL
1. Time
2. Crip Camp
3. Collective
4. Welcome to Chechnya
5. Dick Johnson is Dead