Cem Yılmaz’ın hangi filminde sarf ettiği hangi repliği var ki, dillere pelesenk olmamış olsun. Ülkenin gelmiş geçmiş en iyi mizah üstadlarından birisi olan Cem Yılmaz’ın adı sinema başlığı altında geçmeye başladığından beri stand-up tadında sekanslarle, ömürlük espriler haline gelen repliklerle türünün en keyifli filmlerini katıyoruz heybemize.
Ali Baba ve Yedi Cüceler de adıyla bile Cem Yılmaz mizahının eseri olduğunu hissettirirken, şöyle bir geçmişe gidip, bir stand-up ustası olmaktan çıkıp artık (çoktaaan) bir sanatçı olan Cem Yılmaz’ın sinema serüveninden akıllarda kalanları şöyle bir tekrar edelim dedik.
Vizontele – Zeki Müren de bizi görecek mi?
Aslında komik değil. Gerçekten, televizyondaki insanların da bizi görebileceği üzerine soruları küçükken soruyorduk, büyüyünce kendimize biraz güldük; “Ne salakmışız la?” diye, ama artık komik değil. Gelin görün ki, bunu Cem Yılmaz söylediğinde komiğimize gidiyor (komiğimize gitmek!). Hatta sadece komiğimize de gitmiyor, sonra senelerce bu ve benzeri durumlarda filmi izleyenlerin aklına ilk gelen espri oluyor. (“Peki Cem Yılmaz da bizi görecek mi?” sorusu da bu listenin sorusu olsun :))
G.O.R.A. – Dört element, ateş, su, toprak, tahta
Bir dönem insanların sinemalarda ayaklarını yere vura vura izlediği bir film G.O.R.A. Sonrasında aynı kişiler tarafından çok sert eleştirilere maruz kaldığı da oldu. Ancak G.O.R.A. vizyona girdiği tarihte komedi filmlerinin bakış açısını değiştirecek bir film olduğunu kanıtladı. Bu filmdeki birçok repliğin hala ortamlarda tekrar edildiğini ve hala gülündüğünü gelin hep birlikte kabul edelim.
https://www.youtube.com/watch?v=Hc33DMJBa-4
Organize İşler – Dayak nedir neden atılır?
Bir Tat Bir Doku zamanlarında Cem Yılmaz için, “Müslüm diye bir mafya babasını canlandıracak, üstelik Yılmaz Erdoğan’ı dövecek!” deselerdi, o zaman için güzel espri olurdu. Cem Yılmaz’ın yan rolle hikayeye ve filme güç kattığı örneklerden birisidir Organize İşler. Şöyle bir düşünün bakalım, hatırlamadığınız repliği var mı?
Hokkabaz – Bir şey yok teyze yoğunlaştı
Cem Yılmaz’ın, hikayesinin kendisine ait olup da komediyle dramı birbirinin içinde nasıl karıştırdığını, ikisini birden alıp bir potada erittiğini gösteren en iyi örnektir desek bize kızan olmaz herhalde. Aynı zamanda sinemamızın çıkardığı en dikkat çekmeyen yol filmidir desek? İskender’in her denemesinde başarısız olmasına rağmen, sürekli denemesi ve hiç vazgeçmeden gülmeye devam edebilmesi de filmin insana iyi gelen yanlarındandır.
Av Mevsimi – Hayde gidelum
Cem Yılmaz Av Mevsimi’nde oluşturduğu karakterle bir kez daha sadece ‘komedyen’ olmadığını kanıtladı. Bu filmdeki ‘Karadeniz Uşağı’ karakterini ve söylediği Hayde Gidelum şarkısını unutmak mümkün değil. Her hatırladığımızda sayesinde Kazım Koyuncu’yu tekrar andığımız için bile Cem Yılmaz’a teşekkür borçluyuz.
Her Şey Çok Güzel Olacak – Tabure barın bel kemiğidir
İşi gücü dalavere olan ancak onu da beceremeyen bir karakter girdi hayatımıza Altan’la. Abisine, eşine, hayata karşı sorumsuz, hayaller dünyasında yaşayan bir adam. 3 tabureyle bar açabileceğini düşünen, para bulmak için abisini bile tehlikeye atabilen Altan karakteriyle Cem Yılmaz ilk filmiyle unutulmaz bir iş çıkarmayı başardı.
https://www.youtube.com/watch?v=6dharLMyJ0s
